Jorge Jesus idaresindeki Fenerbahçe, Dinamo Kiev deplasmanından 0-0’lık beraberliğin avantajıyla döndü. Sarı-lacivertlilerde yeni transfer Willian Arao’nun performansı alkış topladı. Spor müellifleri, Dinamo Kiev – Fenerbahçe maçını kıymetlendirdi. Genç oyuncunun performansı ve Jorge Jesus’un tercihi tenkit topladı.
İşte Dinamo Kiev – Fenerbahçe maçıyla ilgili değerlendirmeler…
MESUT AYDIN KALE / KADIKÖY’DE BU İŞ BİTER (MİLLİYET)
Jorge Jesus birinci imtihanını Şampiyonlar Ligi ön eleme maçında Dinamo Kiev’e karşısında verdi ve Kadıköy’e avantajla dönüyor. Geldiği günden beri topluluğa büyük umut ışığı olan Portekizli teknik adam, Lider Ali Koç periyodunda futbol branşında yaptığı en nokta atışı atılımlardan biri oldu.
Şampiyonlar Ligi ön eleme maçlarının kurt hocası, elindeki en formda kadroyu alana sürdü. Dönem öncesi kampında birçok formasyon deneyen teknik adam, maçtan evvelki varsayımlara nazaran hamle sınırında çok farklı isimleri tercih etti. Yeni transfer King’i birinci 11’e yazarken, orta sahayı kampın formda ismi genç yetenek İsmail ve yeni transfer Arao’ya teslim etti.
Maça denetimli başlayan temsilcimiz, birinci 12 dakika, 2 özgür ve 2 korner ile rakip kalede tesirli olmaya çalıştı lakin kaleyi bulamadı. Fenerbahçe’nin en net durumu 14. dakikada Valencia’nın başıyla geldi fakat kaleci % 100’lük vuruşu kurtardı. Fenerbahçe geçtiğimiz dönem olduğu üzere, kanat bekleri ile atağı bu dönemde zenginleştirdi. Ferdi ve Rossi birinci yarının neredeyse tüm ataklarında imzaları vardı.
“TEHLİKE YARATMADAN SOYUNMA ODASININ YOLUNU TUTTU”
Temsilcimiz birinci yarının sonlarına baskısını uygunca arttırdı, evvel Ferdi’nin uzaktan vuruşuyla kaleciyi geçemezken, dakikalar sonra ise 6 pasın içinde İrfan Can ekip arkadaşı King’e takıldı. Birinci yarının genelinde Fenerbahçe kısım bölüm tesirli oyun oynadı, bilhassa Rossi ve Ferdi kadronun atak manasında en büyük kozu oldu. Osayi ise sağ bekte bıraktığı yerden devam ediyordu. Lucescu’nun kadrosu Kiev ise, etkisiz fakat sert futboluyla birinci yarı neredeyse hiçbir tehlike yaratamadan soyunma odasının yolunu tuttu.
İkinci yarıya Serdar Aziz – Tisserand değişikliği ile başlayan Fenerbahçe, birinci yarıdaki oyuna denetimli bir halde başladı. Kısa bir müddet Dinamo Kiev’in baskısı oldu lakin temsilcimiz çabucak oyunun hakimiyetini eline aldı. Atakta gol arayan Fenerbahçe’de Teknik Yönetici Jesus’un oyuna birinci atağı Joshua King-Lincoln ve İrfan Can – Bruma değişikliği ile oldu.
Yeni bir grup ve birinci maçı olmasına karşın Portekizli teknik yöneticinin oyuncu ve sistem değişikliği hamlede olumlu tesir yarattı lakin sarı-lacivertli oyuncular aradıkları golü bulamadı. Jesus son kozu olarak Serdar Dursun ve Arda Güler’i alana sürerek çeşidi getirecek golü aradı lakin 90 dakika golsüz eşitlikle sona erdi.
“ROSSİ, FERDİ VE OSAYI DİKKAT ÇEKEN İSİMLER”
Sarı-lacivertlilerde Diego Rossi, Ferdi Kadıoğlu ve Osayi bu gecenin en dikkat çeken isimleriydi. Bilhassa geçtiğimiz yıl fizikî eksiklikleri nedeniyle bir mühlet forma giyemeyen lakin dönemin son haftalarında formayı kapan Rossi bu dönemde önemli isminden kelam ettirecek. İsmi transferle anılan Rossi şayet ekipten ayrılırsa da 10-15 milyon euroluk bir transfer bedeliyle yeniden isminden kelam ettirecektir.
Orta alanda Arao’nun defansın ortasında sık sık girmesi, bekleri daha rahat ileri çıkarttı lakin orta alanda orta ara eksiklikler yarattı. Tahminen Arao ilerde İsmail geride olsaydı, hamle olarak daha tesirli bir Fenerbahçe izleyebilirdik.
“ŞAMPİYONLAR LİGİ’NE EN YAKIN YIL”
Fenerbahçe bu skorla konutuna avantajlı gidiyor. Fenerbahçe’de uzun yıllardır takım ve teknik yönetici kalitesinin tıpkı olduğu bir periyot olmamıştı. Ya Fenerbahçe’nin takımı yeterli, hocası berbattı ya da hocası güzel, takımı yetersizdi. Şampiyonlar Ligi’ne en yakın yılın bu devir olduğunu düşünüyorum. Sarı-lacivertliler Kadıköy’de, taraftarının önünde çeşidi rahat geçeceğine inanıyorum.
TAYFUN BAYINDIR / TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK (MİLLİYET)
Yepyeni Fenerbahçe’nin birinci imtihanı bir oldukça soru işareti ile dolu. Deplasmandan gol yemeden dönmek elbette değerli. Çok koşan rakibe az konum vermek, tesirli savunma yapmak da değerli lakin asıl değerlisi üretmek!… O ne yazık ki yoktu Fenerbahçe’de…
Yeni hoca, yeni oyuncular, yeni bir sistem, değişen alışkanlıklar ve tekrar büyük bir maksat doğal olarak Fenerbahçe’nin ayarını bozmuş… Biten dönemin tıkır tıkır işleyen çarkları güya paslanmış… Önemli bir revizyona gereksinimi olduğu bir gerçek…
“CİDDİ HALDE OLUMSUZ ETKİLEDİ”
Kumaşının güzel olduğunu net bir biçimde gördüğümüz Arao stoperlerin ortasında, onun önünde ise değişik bir halde İsmail Yüksek oynuyor. Dünün Fenerbahçe açısından en yeni yapılanması buydu. Ne var ki bu yapılanma en çok sırıtan yerdi. Tahminen çok yanılgı yapmadılar fakat oyunun temposunun düşmesine neden oldular. Arao ne kadar tek topu seri oynasa da İsmail’in durağanlığı hem set oyununun başlangıcını, hem tempoyu hem de süratli çıkışları önemli halde olumsuz etkiledi.
Önde baskıda çok fazla bir sorun gözükmüyor. Jesus’un ana planının bu olduğunu da çok net. Vakit geçtikçe ve oyuncular birbirlerini tanıyıp yapıya alıştıkça elbette bu baskı daha verimli, daha uzun müddetli olacaktır. Lakin dün vakit zaman tesirli yapılan bu önde baskı Fenerbahçe’nin net olarak merkez santrfora muhtaçlığı olduğunu gösterdi. Bu oyuncu ne dünkü takımda var ne de transfer edilmesi olası oyuncular içinde var.
“İSMAİL’İN YERİNE ZAJC YA DA CRESPO”
İkinci yarıya İsmail’in yerine Miha Zajc ya da Crespo ikilisinden biriyle başlayacağını açıkçası düşünmüştüm. Sanırım benim üzere düşünen çok sayıda Fenerbahçeli de vardı. Lakin gördük ki Jesus’un kendi doğruları var. Belirli ki hem İsmail’den hem de orta alandaki durağan yapıdan şad. Biten dönem Crespo-Zajc ikilisi yanlarına Mert Hakan Yandaş’ı da alıp hem güçlü bir baskı çizgisi oluşturuyorlardı hem de önemli tempo sağlıyorlardı. Dün bu üçlü olmayınca ne o baskıyı görebildik ne de tempoyu…
Ferdi Kadıoğlu, Osayi Samuel ve Rossi bıraktıkları yerden devam ediyorlar.
Alternatifleri yok üzere görünüyor şu anda… Keza İrfan Can da dingin görünse de set oyununun en kritik modüllerinden biri olarak tekrar kendi bölgesinde alternatifsiz üzere duruyor. Ya yeni alınanlar.
Açıkcası Arao dışındakiler çok hazır görünmediler. Vakte muhtaçlıkları var.
“ÇOK ANCAK ÇOK ARAYACAK”
Ve gelelim finale… Dünkü maçtan çıkan en net sonuç Fenerbahçe’nin Kim Min-Jae’yi çok fakat çok arayacağıdır. Jesus, “Darbe yedik” demekte çok haklı…
YAĞCIOĞLU: “FENERBAHÇE ÜRETEMEDİ”
Spor yorumcusu İlker Yağcıoğlu, Dinamo Kiev-Fenerbahçe maçının akabinde değerlendirmelerde bulundu.
“İsmail ve Arao hiç hamleye dayanak veremedi. King de hazır bir imaj vermedi. Bunları alt alta dizdiğimizde Fenerbahçe üretkenlik sorunu yaşadı. İkinci maçta yeni oyuncuların ısınması ve tribünlerin dayanağı ile Fenerbahçe’nin çeşidi geçceğini düşünüyorum.”
“MERT HAKAN’I ÇOK ARADI”
“Sadece kesici olduğu için 2 oyuncuyu (İsmail-Arao) orta alanda kullanamazsınız. Dengeyi bir biçimde bulmanız lazım. Yalnızca Ferdi ve Osayi-Samuel ile bir şeyler denedi Fenerbahçe. Önümüzdeki süreçte orta ikiliden birinin değişeceğini düşünüyorum. Fenerbahçe bu maç özelinde hem hamlede hem de savunmada Mert Hakan Yandaş’ı çok aradı. Onun oyun gücünün yarattığı boşluk doldurulamadı.”
“İsmail maçın sonlarında yeterli işer yaptı lakin savunmanın ortasına girecek isim Arao değil İsmail olsa daha düzgün olabilirdi bence.”
Jorge Jesus idaresindeki Fenerbahçe, Dinamo Kiev deplasmanından 0-0’lık beraberliğin avantajıyla döndü. Sarı-lacivertlilerde yeni transfer Willian Arao’nun performansı alkış topladı. Spor müellifleri, Dinamo Kiev – Fenerbahçe maçını kıymetlendirdi. Genç oyuncunun performansı ve Jorge Jesus’un tercihi tenkit topladı.
İşte Dinamo Kiev – Fenerbahçe maçıyla ilgili değerlendirmeler…
MESUT AYDIN KALE / KADIKÖY’DE BU İŞ BİTER (MİLLİYET)
Jorge Jesus birinci imtihanını Şampiyonlar Ligi ön eleme maçında Dinamo Kiev’e karşısında verdi ve Kadıköy’e avantajla dönüyor. Geldiği günden beri topluluğa büyük umut ışığı olan Portekizli teknik adam, Lider Ali Koç periyodunda futbol branşında yaptığı en nokta atışı atılımlardan biri oldu.
Şampiyonlar Ligi ön eleme maçlarının kurt hocası, elindeki en formda kadroyu alana sürdü. Dönem öncesi kampında birçok formasyon deneyen teknik adam, maçtan evvelki varsayımlara nazaran hamle sınırında çok farklı isimleri tercih etti. Yeni transfer King’i birinci 11’e yazarken, orta sahayı kampın formda ismi genç yetenek İsmail ve yeni transfer Arao’ya teslim etti.
Maça denetimli başlayan temsilcimiz, birinci 12 dakika, 2 özgür ve 2 korner ile rakip kalede tesirli olmaya çalıştı lakin kaleyi bulamadı. Fenerbahçe’nin en net durumu 14. dakikada Valencia’nın başıyla geldi fakat kaleci % 100’lük vuruşu kurtardı. Fenerbahçe geçtiğimiz dönem olduğu üzere, kanat bekleri ile atağı bu dönemde zenginleştirdi. Ferdi ve Rossi birinci yarının neredeyse tüm ataklarında imzaları vardı.
“TEHLİKE YARATMADAN SOYUNMA ODASININ YOLUNU TUTTU”
Temsilcimiz birinci yarının sonlarına baskısını uygunca arttırdı, evvel Ferdi’nin uzaktan vuruşuyla kaleciyi geçemezken, dakikalar sonra ise 6 pasın içinde İrfan Can ekip arkadaşı King’e takıldı. Birinci yarının genelinde Fenerbahçe kısım bölüm tesirli oyun oynadı, bilhassa Rossi ve Ferdi kadronun atak manasında en büyük kozu oldu. Osayi ise sağ bekte bıraktığı yerden devam ediyordu. Lucescu’nun kadrosu Kiev ise, etkisiz fakat sert futboluyla birinci yarı neredeyse hiçbir tehlike yaratamadan soyunma odasının yolunu tuttu.
İkinci yarıya Serdar Aziz – Tisserand değişikliği ile başlayan Fenerbahçe, birinci yarıdaki oyuna denetimli bir halde başladı. Kısa bir müddet Dinamo Kiev’in baskısı oldu lakin temsilcimiz çabucak oyunun hakimiyetini eline aldı. Atakta gol arayan Fenerbahçe’de Teknik Yönetici Jesus’un oyuna birinci atağı Joshua King-Lincoln ve İrfan Can – Bruma değişikliği ile oldu.
Yeni bir grup ve birinci maçı olmasına karşın Portekizli teknik yöneticinin oyuncu ve sistem değişikliği hamlede olumlu tesir yarattı lakin sarı-lacivertli oyuncular aradıkları golü bulamadı. Jesus son kozu olarak Serdar Dursun ve Arda Güler’i alana sürerek çeşidi getirecek golü aradı lakin 90 dakika golsüz eşitlikle sona erdi.
“ROSSİ, FERDİ VE OSAYI DİKKAT ÇEKEN İSİMLER”
Sarı-lacivertlilerde Diego Rossi, Ferdi Kadıoğlu ve Osayi bu gecenin en dikkat çeken isimleriydi. Bilhassa geçtiğimiz yıl fizikî eksiklikleri nedeniyle bir mühlet forma giyemeyen lakin dönemin son haftalarında formayı kapan Rossi bu dönemde önemli isminden kelam ettirecek. İsmi transferle anılan Rossi şayet ekipten ayrılırsa da 10-15 milyon euroluk bir transfer bedeliyle yeniden isminden kelam ettirecektir.
Orta alanda Arao’nun defansın ortasında sık sık girmesi, bekleri daha rahat ileri çıkarttı lakin orta alanda orta ara eksiklikler yarattı. Tahminen Arao ilerde İsmail geride olsaydı, hamle olarak daha tesirli bir Fenerbahçe izleyebilirdik.
“ŞAMPİYONLAR LİGİ’NE EN YAKIN YIL”
Fenerbahçe bu skorla konutuna avantajlı gidiyor. Fenerbahçe’de uzun yıllardır takım ve teknik yönetici kalitesinin tıpkı olduğu bir periyot olmamıştı. Ya Fenerbahçe’nin takımı yeterli, hocası berbattı ya da hocası güzel, takımı yetersizdi. Şampiyonlar Ligi’ne en yakın yılın bu devir olduğunu düşünüyorum. Sarı-lacivertliler Kadıköy’de, taraftarının önünde çeşidi rahat geçeceğine inanıyorum.
TAYFUN BAYINDIR / TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK (MİLLİYET)
Yepyeni Fenerbahçe’nin birinci imtihanı bir oldukça soru işareti ile dolu. Deplasmandan gol yemeden dönmek elbette değerli. Çok koşan rakibe az konum vermek, tesirli savunma yapmak da değerli lakin asıl değerlisi üretmek!… O ne yazık ki yoktu Fenerbahçe’de…
Yeni hoca, yeni oyuncular, yeni bir sistem, değişen alışkanlıklar ve tekrar büyük bir maksat doğal olarak Fenerbahçe’nin ayarını bozmuş… Biten dönemin tıkır tıkır işleyen çarkları güya paslanmış… Önemli bir revizyona gereksinimi olduğu bir gerçek…
“CİDDİ HALDE OLUMSUZ ETKİLEDİ”
Kumaşının güzel olduğunu net bir biçimde gördüğümüz Arao stoperlerin ortasında, onun önünde ise değişik bir halde İsmail Yüksek oynuyor. Dünün Fenerbahçe açısından en yeni yapılanması buydu. Ne var ki bu yapılanma en çok sırıtan yerdi. Tahminen çok yanılgı yapmadılar fakat oyunun temposunun düşmesine neden oldular. Arao ne kadar tek topu seri oynasa da İsmail’in durağanlığı hem set oyununun başlangıcını, hem tempoyu hem de süratli çıkışları önemli halde olumsuz etkiledi.
Önde baskıda çok fazla bir sorun gözükmüyor. Jesus’un ana planının bu olduğunu da çok net. Vakit geçtikçe ve oyuncular birbirlerini tanıyıp yapıya alıştıkça elbette bu baskı daha verimli, daha uzun müddetli olacaktır. Lakin dün vakit zaman tesirli yapılan bu önde baskı Fenerbahçe’nin net olarak merkez santrfora muhtaçlığı olduğunu gösterdi. Bu oyuncu ne dünkü takımda var ne de transfer edilmesi olası oyuncular içinde var.
“İSMAİL’İN YERİNE ZAJC YA DA CRESPO”
İkinci yarıya İsmail’in yerine Miha Zajc ya da Crespo ikilisinden biriyle başlayacağını açıkçası düşünmüştüm. Sanırım benim üzere düşünen çok sayıda Fenerbahçeli de vardı. Lakin gördük ki Jesus’un kendi doğruları var. Belirli ki hem İsmail’den hem de orta alandaki durağan yapıdan şad. Biten dönem Crespo-Zajc ikilisi yanlarına Mert Hakan Yandaş’ı da alıp hem güçlü bir baskı çizgisi oluşturuyorlardı hem de önemli tempo sağlıyorlardı. Dün bu üçlü olmayınca ne o baskıyı görebildik ne de tempoyu…
Ferdi Kadıoğlu, Osayi Samuel ve Rossi bıraktıkları yerden devam ediyorlar.
Alternatifleri yok üzere görünüyor şu anda… Keza İrfan Can da dingin görünse de set oyununun en kritik modüllerinden biri olarak tekrar kendi bölgesinde alternatifsiz üzere duruyor. Ya yeni alınanlar.
Açıkcası Arao dışındakiler çok hazır görünmediler. Vakte muhtaçlıkları var.
“ÇOK ANCAK ÇOK ARAYACAK”
Ve gelelim finale… Dünkü maçtan çıkan en net sonuç Fenerbahçe’nin Kim Min-Jae’yi çok fakat çok arayacağıdır. Jesus, “Darbe yedik” demekte çok haklı…
YAĞCIOĞLU: “FENERBAHÇE ÜRETEMEDİ”
Spor yorumcusu İlker Yağcıoğlu, Dinamo Kiev-Fenerbahçe maçının akabinde değerlendirmelerde bulundu.
“İsmail ve Arao hiç hamleye dayanak veremedi. King de hazır bir imaj vermedi. Bunları alt alta dizdiğimizde Fenerbahçe üretkenlik sorunu yaşadı. İkinci maçta yeni oyuncuların ısınması ve tribünlerin dayanağı ile Fenerbahçe’nin çeşidi geçceğini düşünüyorum.”
“MERT HAKAN’I ÇOK ARADI”
“Sadece kesici olduğu için 2 oyuncuyu (İsmail-Arao) orta alanda kullanamazsınız. Dengeyi bir biçimde bulmanız lazım. Yalnızca Ferdi ve Osayi-Samuel ile bir şeyler denedi Fenerbahçe. Önümüzdeki süreçte orta ikiliden birinin değişeceğini düşünüyorum. Fenerbahçe bu maç özelinde hem hamlede hem de savunmada Mert Hakan Yandaş’ı çok aradı. Onun oyun gücünün yarattığı boşluk doldurulamadı.”
“İsmail maçın sonlarında yeterli işer yaptı lakin savunmanın ortasına girecek isim Arao değil İsmail olsa daha düzgün olabilirdi bence.”
