Büyük şirketlerin bel kemiği pozisyonundaki Chief Executive Officer’lar (CEO), şirket idarelerinin en başındaki yönetici pozisyonunda ye alıyor. Şirket idare konseyinden aldığı gayelere ulaşmak için hakikat stratejileri uygulayan CEO’ların asli vazifesi ise kârlılık ve büyümeyi sağlamak olarak görülüyor. Şirketlerin uzun vadede kârlılığını planlarken, siyasi, mali ve ekonomik gelişmeler için öngörülerinden ve deneyimlerinden yararlanan CEO’lar, STK çatısı altında buluşarak fikir alışverişinde bulunuyor.
Global danışmanlık şirketi KPMG’nin geçtiğimiz ay düzenlediği 11 ülkeden ve 11 temel sanayi dalından 1.325 CEO’nun iştirakiyle gerçekleştirilen anket sonuçlarına nazaran, 2022’deki %71’e kıyasla 2023’te global CEO’ların %73’ü önümüzdeki üç yıl için iktisada inanç duyduğunu belirtti. Ayrıyeten anket sonuçlarında, CEO’ların jeopolitik ve siyasi meçhullüğü, işlerinin büyümesine yönelik en büyük risk olarak gördükleri de yer aldı. Tüm Üst Seviye Yöneticiler Derneği İdare Şurası Lideri ve CEO Platformu Genel Lideri Haldun Pak, “Türkiye’deki üst seviye yöneticiler olarak tüm dünyada yaşanan mali ve siyasi krizlere karşı birlik ve beraberlik içinde tahliller üretiyoruz. Ülkemizin büyümesi ve ekonomik kalkınmanın desteklenmesine yönelik projelerin hayata geçirilmesini hedefliyoruz” dedi.
Ankete katılan ve yıllık geliri 500 milyon doların üzerinde olan şirketlerin CEO’ları, önümüzdeki 12 ay boyunca büyüme sağlama konusunda kısa vadeli pürüzlerle karşı karşıya olduklarını vurguluyor. İştirakçilerin %77’si artan faiz oranlarının ve sıkılaşan para siyasetlerinin potansiyel ya da mevcut sakinliği uzatabileceğine inanıyor. Üyelerinin üst seviye idare konusunda ferdi deneyimleriyle ve çağın tüm imkanlarını kullanarak her türlü ekonomik şartta toplumsal faydayı amaçladıklarının altını çizen Haldun Pak, toplumsal, sosyoekonomik ve iktisadi proje başlıklarında birçok katma kıymetli proje üretip, Türkiye’nin kalkınması sürecinde üzerlerine düşen vazifesi yapacaklarını belirtti.
“Türkiye’nin gerçek potansiyelini yeni yüzyılda göstereceğiz”
Ülkemizin iktisat ve iş dünyasını ilgilendiren mevzularda Tüm Üst Seviye Yöneticiler Derneği çatısı altında ülkenin değerli problemlerini ele alarak tahlil odaklı projeler geliştirmek istediklerini lisana getiren CEO Platformu Genel Lideri Haldun Pak, “Türkiye’nin gerçek potansiyelini yeni yüzyılında yapacağımız büyük projeleri hayata geçirme yolunda en faal çalışan STK’lardan biri olarak tamamladık. Lokal ve küresel Türkiye’nin vizyoner yeni kuşak STK’sı olarak emin adımlarla ilerliyoruz. Kadim geçmişimizden gelen deneyimlerle bu kıdem seyahatine katkı sağlamak için iş dünyasının her bölümden ve her görüşten deneyimlerine sahip tüm üst seviye yöneticilerini bir ortaya getiriyoruz. Çeşitliliği ve kapsayıcılığı ortak akılla buluşturmayı, yeni jenerasyon bir STK anlayışıyla Türkiye’nin gündeminde değerli bir yapan öge olmayı hedefliyoruz” tabirlerini kullandı.
“Her kesim, yaş kümesi ve bölgeden üst seviye yöneticiyi üyeliğe kabul ediyoruz”
CEO Platformu’nu çok çeşitliliği, kapsayıcılığı ve verimliliği hedefleyen iş insanları birliği olarak tanımlayan Tüm Üst Seviye Yöneticiler Derneği İdare Şurası Lideri ve CEO Platformu Genel Lideri Haldun Pak, dernek hakkındaki konuşmasına şu biçimde devam etti:
“Resmi olarak 2022’de kurulan Tüm Üst Seviye Yöneticiler Derneği ya da bilinen ismiyle CEO Platformu olarak, ülkemizin iktisat ve iş dünyasını ilgilendiren hususlarında üst seviye yöneticileri temsil etmeyi ve ülkenin kıymetli gündemlerine bir CEO bakış açısı ile taraf vermeyi hedefliyoruz. Kurulduğumuz günden itibaren 1 yıl üzere kısa bir müddette 150’den fazla resmi, 500’den fazla takipçi üyemiz oldu. Derneğimizin tüzüğünde yer alan temel kural ve maksat ile derneği oluşturan üyelerin; üst seviye yönetici sıfatına haiz ülkenin, iktisadın ve iş dünyasının büyümesinde rol almaya istekli iş insanlarından oluşması kural. Her kesim, yaş kümesi ve bölgeden üst seviye yönetici vasfına sahip herkesi üyeliğimize kabul ediyoruz. Her daldan farklı tecrübeye sahip üst seviye yöneticilerin bir ortaya geldiği platformumuz bu çeşitli deneyimlerden beslenerek proaktif tahliller üretme yeteneğine sahip nadir STK’lardan biri oldu.
